"Amerikan Rüyası" - 1

Bayram tatilinde bir kaçamak yapıp New York'ta bir hafta geçirme fırsatı buldum. Alışık olmadığım şekilde, bu süre boyunca hiç araba kullanmayıp çoğu zaman metro ve tabanvay vasıtasıyla saga sola gidiyordum. Öte yandan sorumlu bir otomotiv blog yazarı olarak Amerikan otomobil zevkleri konusunda da not alıp fotoğraf çekmeye çalıştım. İşte notlarım:

İşte klasik bir New York sahnesi. Neredeyse 5m olan Ford Crown Victoria'lar taksi piyasasını kapatmış durumda. Arada Nissan Maxima ya da Altimalari görseniz de en çok görülen model bu. İçleri çok geniş, motorları ise gaza basınca ihtişamlı bir sesle gürlüyor. O gürleme nispetinde bir hızlanma yok ama ortada. Ayrıca oldukça konforlular. Yol tutuşu kötü olsa gerek. Cünkü her virajda tekne gibi yatıyorlar tahmin edebileceginiz üzere...

Amerika'da aslında en önemli otomotiv trendi pickup'lardır. Özellikle ülkenin ortasındaki eyaletlerde populer olan bu araçlar en çok satanlar listesinde de hep top10'a girerler. Yolda yürürken güzel bir egzost sesi duyunca dönüp her baktığımda sesin kaynağı bir pickup çıktı. Oysaki ben hep Mustang ya da Camaro göreceğim ümidiyle bakıyordum. O arabalar -en azından New York'ta- yok denecek kadar az.

Hybrid arabalar Amerika'da gözüme çarpan başka bir trend. Benzincilerde (ki New York'ta hep Türklerin kontrolündeler) dizelin benzinden ucuz olmaması ve Amerika'daki güçlü benzinli motor kültürü nedeniyle dieseller sadece kamyon ve otobüslerle sınırlı kalmış. Onun yerine hesaplı yakıt tüketimi trendi hybridler çerçevesinde gelişmiş. Bunların başını tabi ki Toyota Prius çekiyor. Ama Cadillac jiplerden tutun normal sedanlara kadar geniş bir araba grubunda hybridlere rastlamak mümkündü.

Bundan yaklaşık 10 sene kadar önce Amerika'yı ziyaret ettiğimde VW Beetle'ın yeniden yorumlandığı ilk modeli oldukça popülerdi. Şimdi 2. kasa piyasada. Bence ilkine göre çok daha iyi bir araba. Hem dizayn olarak çok daha güzel hem de VW bu sefer altyapıyı sağlam tuttu (yeni Golf bazında üretiliyor). Ancak ilkinin 10 sene önceki popülerliğinden uzak olduğunu gördüm. 

devamı gelecek...